Tanyer Yapı tarafından Urla Bademler’de hayata geçirilen Tan Urla projesi, çevre dostu ve yatay mimarisiyle dikkat çekmektedir. Ayrıca proje yatay mimarinin sunduğu avantajları doğayla buluşturmaktadır. Projede yenilenebilir enerjiye ve su tasarrufuna büyük önem verilmektedir. Bu yaklaşım, hem yatırımcıların hem de bölge sakinlerinin ilgisini giderek artırıyor.
Yatay Mimariyle Doğayla Uyumlu Yaşam
Tan Urla projesi, klasik dikey yapılardan farklı olarak yatay mimarinin avantajlarını öne çıkarıyor. Düşük katlı ve geniş alana yayılan konutlar, doğayla bütünleşik bir yaşam vadediyor. Tanyer Yapı Genel Koordinatörü Taylan Tanyer, projenin 2025 yılında ilk anahtarlarını sahiplerine teslim edeceğini vurguladı. Günümüzde çevre sorunları giderek büyürken, sürdürülebilir konut projeleri büyük önem kazanmaya başladı. Çünkü yatay mimari, doğal kaynakları korurken aynı zamanda insan sağlığına da katkı sağlıyor.
Enerji Verimliliği ve Doğal Kaynakların Korunması
Projede enerji verimliliği ön planda tutuluyor. Yatay mimaride asansör gibi enerji tüketen sistemlere daha az ihtiyaç duyuluyor. Ayrıca, geniş çatı ve cepheler sayesinde güneş panelleri kolayca entegre ediliyor. Böylece hem doğal havalandırma hem de gün ışığından en üst düzeyde yararlanılıyor. Yağmur suyu toplama ve gri su geri dönüşüm sistemleri ile su tüketimi en aza indiriliyor. Peyzajda ise yerel bitki türleri ve az su isteyen zeytin, nar ve üzüm gibi ağaçlar tercih ediliyor. Bu uygulamalar sayesinde hem doğa korunuyor hem de maliyetler azalıyor.
Doğal Çevreyle Bütünleşen Akıllı Tasarım
Tan Urla, doğayla uyumlu bir yaşam alanı sunuyor. Geniş yeşil alanlar ve doğal bahçeler, hem yetişkinler hem de çocuklar için huzurlu ortamlar oluşturuyor. Projede kullanılan çevre dostu malzemeler, inşaat sürecinin karbon ayak izini azaltıyor. Ayrıca yeşil çatılar ve dikey bahçeler gibi detaylar, hem yalıtıma katkı sağlıyor hem de bölgedeki biyoçeşitliliği artırıyor. Tüm bu özellikler, projeyi benzerlerinden ayırıyor.
Toplumsal Fayda ve Yaşam Kalitesi
Yatay konut projeleri, sadece çevre açısından değil, sosyal yaşam kalitesi açısından da avantaj sunuyor. Ortak kullanım alanları, çocuk oyun alanları ve geniş bahçeler sayesinde topluluk ruhu güçleniyor. Merdiven ve asansör ihtiyacının az olması ise yaşlılar ve engelliler için büyük kolaylık sağlıyor. Ayrıca, doğal ışık ve temiz hava akışı, konut sakinlerinin hem fiziksel hem de zihinsel sağlığına olumlu katkı yapıyor.
Uzun Vadeli Ekonomik Avantajlar
Her ne kadar ilk yatırım maliyeti biraz daha yüksek olsa da, uzun vadede ciddi tasarruf fırsatları sunmaktadır. Düşük enerji ve su faturaları, bakım maliyetlerinin azalması ve binaların dayanıklılığı, yatırımcılar için cazip bir tablo oluşturuyor. Üstelik, çevre dostu mimariyle inşa edilen konutların piyasa değeri de zamanla artıyor.
Tan Urla Bölgeye Değer Katıyor
Tan Urla projesinde, 2025 yılında iki adanın teslimi yapılacaktır. 2026 yılında ise son ada sahipleriyle buluşacak. Özellikle örnek dairelerin tamamlanmasıyla, şehir içi ve dışından yoğun talep oluştu. Yılın ikinci yarısında satışların artması beklenmektedir. Konut arzının azaldığı bu dönemde Tan Urla, her ihtiyaca uygun farklı kat planlarıyla öne çıkıyor. Ticari alanlarda ise İzmir’in önemli markalarına öncelik verilmesi hedeflenmektedir. Böylece projenin, bölgenin değerini artıracağı öngörülmektedir.
Su Tasarrufu ve Sürdürülebilir Peyzaj
Tan Urla’da çevreye duyarlı peyzaj uygulamaları dikkat çekiyor. Az su isteyen yerel bitkiler, zeytin ve nar ağaçları projede öne çıkıyor. Yağmur suları toplanarak değerlendiriliyor, gri sular ise arıtılıp yeniden kullanılıyor. Sadece görünüm için çim alanlar oluşturmak yerine, doğal bitki çeşitliliğine öncelik veriliyor. Böylece hem peyzajda sürdürülebilirlik sağlanıyor hem de gereksiz su tüketiminin önüne geçiliyor.
Diğer Proje haberleri için tıklayınız…