Hatay’da deprem sonrası yükselen nitelikli projeler, kentin geleceğine güçlü mesajlar veriyor. Bu dönüşümün en dikkat çekici örneklerinden biri ise The Noria Hotel olarak öne çıkıyor. Nisan 2026’da açılması planlanan proje, yalnızca bir konaklama yatırımı olmanın ötesine geçiyor. Üstelik Hatay’ın ekonomik, sosyal ve mimari yeniden yapılanmasına doğrudan katkı sunmayı hedefliyor.
Özellikle deprem sonrası turizm yatırımları incelendiğinde, The Noria Hotel ölçeği ve vizyonu ile ayrışıyor.
Peki bu proje Hatay için neden bu kadar önemli kabul ediliyor?
The Noria Hotel Hatay’da Neyi Değiştirecek?
6 Şubat depremlerinin ardından Hatay, yeniden ayağa kalkma mücadelesi veriyor. Ancak kalıcı toparlanma için nitelikli yatırımlar kritik rol üstleniyor. Bu noktada bu otel, sorumluluk temelli yaklaşımıyla dikkat çekiyor.
DNR Otelcilik tarafından hayata geçirilen proje, Arsuz Karaağaç bölgesinde konumlanıyor. Dolayısıyla deniz, doğa ve kültürel miras aynı çatı altında buluşuyor. Bu özellik, üst segment turizm arayan ziyaretçiler için önemli bir avantaj oluşturuyor.
Yatırımdan Öte Bir Sorumluluk Anlayışı
DNR Otelcilik Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Çağrıl Dener, projeye farklı bir perspektif sunuyor. Dener’e göre The Noria Hotel, ticari kazançtan önce toplumsal faydayı merkeze alıyor. Bu yaklaşım, projeyi benzer otel yatırımlarından net biçimde ayırıyor.
Ayrıca bu duruş, bölgeye yatırım yapmayı düşünen girişimciler için güven verici bir referans oluşturuyor. Böylece Hatay’da zincirleme bir ekonomik canlanma ihtimali güçleniyor.
The Noria Hotel Teknik Özellikleri ve İstihdam Etkisi
The Noria Hotel, toplam 96 yatak kapasitesiyle hizmet vermeye hazırlanıyor. Otelin Nisan 2026’da faaliyete geçmesi planlanıyor. Bu tarih yaklaştıkça proje, turizm sektöründe daha fazla konuşulmaya başlanıyor.
Proje, doğrudan ve dolaylı olarak onlarca kişiye istihdam sağlamayı hedefliyor. Böylece yerel işgücü için yeni gelir kapıları açılıyor.
Aynı zamanda çevre esnaf ve hizmet sektörüne canlılık kazandırıyor.
Hatay Turizmi İçin Yeni Bir Referans Noktası
Deprem sonrası Hatay’daki nitelikli otel sayısı sınırlı kalmaktadır. Bu nedenle The Noria Hotel, modern turizm standartları açısından stratejik önem taşıyor. Üstelik proje, kentin yeni mimari kimliğine yön veren bir örnek olarak konumlanıyor.
Peki bu mimari yaklaşım nasıl şekillendi?
Hatay’ın Hafızasını Onaran Mimari Yaklaşım
Projenin iç mimarisinde Yeşim Kozanlı’nın imzası bulunmaktadır. Tasarım sürecinde kültürel süreklilik ön planda tutuluyor. Böylece The Noria Hotel, bulunduğu coğrafyayla güçlü bir bağ kuruyor.
Kozanlı’ya göre yapı, yalnızca estetik değil, iyileştirici bir mekân sunmaktadır. Geçmiş ile bugünü buluşturan bu anlayış, oteli yaşayan bir deneyime dönüştürüyor.
Uluslararası Ödül Hedefleri Dikkat Çekiyor
The Noria Hotel, yalnızca Türkiye’de değil, uluslararası arenada da ses getirmeyi amaçlıyor. Projenin IDA 2026, The Plan Awards ve iF Design Awards gibi platformlarda temsil edilmesi hedeflenmektedir.
Ayrıca BigSEE Architecture Awards ve International Hotel Awards listeleri de gündemde yer alıyor. Bu hedefler, Hatay’ın yeniden inşa sürecini küresel vitrine taşımayı amaçlıyor.
