Kategoriler
Emlak Haberleri

Altan Elmas: “Ekim 2020 verileri konut iştahının devamlılığını gösteriyor”

Altan Elmas, “Yılın ilk 10 ayına ilişkin konut satış verileri iştahın azalmadığını gösteriyor” açıklamasında bulundu. Konutder ve Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanlığını yürüten Elmas tarafından, 2020 Ekim Konut Satış İstatistikleri değerlendirildi. Türkiye genelinde konut satış adedinin önceki yıla oranla yüzde 16,3 azaldığı ve rakamın 119 bin 574 ile sınırlandığı görüldü. Konut satışlarında en büyük payın İstanbul’da olduğunu söyleyen Altan Elmas, “Yüzde 18.6 oranıyla 22 bin 270 rakamına tekabül eden satışlar sayesinde kent birinciliğini korudu” dedi.

Altan Elmas: “Konut iştahı devam etti”

Konutder ve Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas, 2020’nin ekim ayı verilerini yorumladı. Konuttaki iştahın yılın ilk 10 ayında değişmediğini gösteren verilere karşılık getirdiği açıklamasında bir önceki yılın verilerini kıyaslayan Elmas; “Türkiye’de bir önceki yılın aynı dönemine göre satıştaki azalma yüzde 16,3 oldu. Rakamın 119 bin 574 adedi bulduğu satışlarda İstanbul 22 bin 270 konut ile birinciliği elde etmiştir” dedi. Salgın hastalık karşısında belirsizliğini koruyan piyasaya ilk elden müdahale eden kamu bankaları hükümet teşviklerini göz ardı etmedi. Yeniden artışa geçtiği görülen konut satışları, ağustos ayında artan konut faizleriyle birlikte kademeli olarak düşüşe sahne olmuştur. Yüzde 1’in üzerine çıkan konut faizlerine rağmen hâlâ talep gelmektedir. Vatandaşların konut almaya devam ettiği ortamda piyasanın tamamen duraksadığı algısı yanlış olur. Son 5 ayın verilerine göre toplam değerlerin düşük olduğunu doğrulayan Başkan Elmas, tarihsel ortalamaya göre belli bir seviyenin korunduğunu belirtti.

İpotekli satışta düşüş eğilimi devam ediyor

Konut satışlarında ipotekli pay oranları ekim ayında da düşüş eğilimini devam ettirdi. Yaşanan kayıpların büyük olduğu verilerde; ipotekli satışlar, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 49.3 azalma yaşadı. Bu azalmanın 25 bin 566 rakamında bizleri karşıladığı, toplam konut satışları içinde ipotekli payın ise yüzde 21.4 olduğu belirlendi. Kayıptaki başlıca nedeni faiz oranlarındaki artış olarak gösteren Altan Elmas, yine de satış türlerinde ipotekli payın sürdürüldüğü görüşünü savunarak, olumlu bakış açısını korudu. Türkiye genelinde ekim ayında gerçekleştirilen satışlar, bir önceki yıl ile karşılaştırıldığında yüzde 1.7 artış yaşamış ve 94 bin 8 konutun el değiştirdiğini göstermiştir.

Al iştahındaki süreklilik verilere yansıdı

Ocak-Ekim ayları arasındaki konut satışlarında 1 milyon 280 bin 852 adete ulaşıldı. Satışlardaki farklılık 2019’a göre yüzde 27’lik bir artışla sonlanmıştır. Aylık düşüşlere rağmen genel tablo al iştahının vatandaşlarca sürdürüldüğünün bir diğer kanıtı olarak yorumlanabilir. Üstelik salgın hastalık tedbirleri kapsamında karantina sürecini ay dışına alırsak geçen yıl elde edilen orana göre artış ciddi seviyeye ulaşmıştır.

Birinci el konut alımları deprem gerçekliği nedeniyle önemli

Altan Elmas, “Birinci el konut satışlarında ekim ayı verileri bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 26,3 azaldığını kaydetti. 36 bin 976’yı bulan satış rakamları, ilk el satışındaki payın yüzde 30,9 olmasını sağladı. Henüz ortalama bir orana ulaşılmasa bile deprem gerçekliğinin varlığı hatırlanarak rakamlarda artış yaşanacağı düşünülmektedir. İkinci eldeki riskleri hesaba katan vatandaşlar, birinci el yönelimlerini gerçekleşen depremlerin ardından yeniden anladı. Hükümet başta olmak üzere, kamu bankalarınca atılan adımlar satış değerlerini yükseltmek için büyük bir çabadır. ” dedi.

Bu çabalar sayesinde tercihlerini güvensiz konutlardan yana kullanmak zorunda olan vatandaşların ev alması kolaylaşacak. Özellikle birinci el konut satışlarında kamu bankalarının sağlamış olduğu 120 ayda 0.99 faiz oranının büyük bir fırsatı getirdiği bilinmeli. İkinci ele yönelim sağlayanların yeniden deprem gerçekliğini kavraması gerekmektedir. Her vatandaşın bütçesine göre hareket ettiği alım gücünde ön araştırma konusuna ağırlık verilmeli. Elmas, birinci el konutların daha sağlıklı ve deprem yönetmeliğine uyumlu olduğunu anımsatarak, deprem gerçekliğinin akıllardan silinmemesini istiyor.