Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan raporda yeni yapıların az katlı olarak inşa edileceği belirtilmiştir. Ayrıca Yenişehir rezerv yapı alanlarının asıl hedefi, sağlıksız, eskimiş, riskli durumdaki konutlarda yaşayan insanların daha güvenli bir şehirde yaşayabilmeleridir. Çılgın proje olarak adlandırılan Kanal İstanbul için inşaat çalışmaları başlamıştır. Avrupa Yakası’nda Karadeniz’le Marmara Denizi’nin arasında yapılacak projedeki ilk köprünün temeli 26 Haziran tarihinde atılmıştır. Proje 15 milyar dolar yatırımla inşa edilecektir. Ayrıca 6 yılda bitirilecek olan projenin 2 yakasında toplam 500 bin nüfuslu Yenişehir projesi de inşa edilecektir. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Kanal İstanbul’da yapılacak olan Yenişehir deprem rezerv alanıyla çevredeki ilçelerde bulunan sağlıksız konut stokunun bitirilmesini planladıklarını belirtmiştir. Bakanlığın hazırladığı raporda da projenin kentsel dönüşüme katkı sağlayacağını vurgulamıştır.
Riskli Konut Vurgusu
Raporda, Türkiye’de 9,8 milyon bina ve 28,6 milyon konut bulunduğuna dikkat çekilmiştir. Ayrıca bunların da ortalama 6,5 milyonunun riskli konutlar olduğu belirtilmiştir. İstanbul’da ise ortalama 5,9 milyon konut bulunuyor ve bunların 1,5 milyonu riskli durumda olmaktadır. Bu sebeple 300 bini acilen dönüşmelidir vurgusu yapılmıştır. İstanbul’da yaşanması öngörülen büyük depremin olası etkilerinin en aza indirilmesi gerekmektedir. Bu durumla ilgili raporda, Kanal İstanbul proje alanında, yaklaşık 33 bin hektarlık alanın rezerv yapı alanı biçimde ilan edildiği aktarılmıştır. Ayrıca, “Yenişehir rezerv yapı alanının asıl hedefi, İstanbul şehir merkezinde, proje alanına yakın bölgelerde bulunan sağlıksız, eskimiş, riskli durumdaki binalarda yaşayanların daha güvenli ve sağlıklı biçimde yaşayabilmesidir. Nihai hedef ise 16 milyon nüfusa sahip İstanbul’daki merkezi yerleşimin gün geçtikçe yoğunluk artmaktadır. Bu sebeple nüfusun Marmara geneline yayılmasını sağlamaktır.” ifadeleri kullanılmıştır.
Yatay Mimari
Yenişehir projesinin ardından “İstanbul’a yeni nüfus gelecek” eleştirileri gündeme gelmiştir. Raporda bu konuyla alakalı olarak; “Buraya yeni nüfus gelmeyecek. Ayrıca kentsel alan büyük ölçüde deprem dönüşüm kapsamında kullanılacaktır. İstanbul’a kayıtlı nüfusun içerisinden ve İstanbul’un nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölgelerdeki insanlar burada ikamet edecektir. Sosyal donatı ve yeşil alan açısından son derece zengin, yatay mimari eksenli, mahalle konseptinde olacaktır. Ayrıca az katlı ve düşük yoğunluklu konut alanları oluşturulacaktır. Konut alanlarına hizmet veren ticaret, resmi kurum, kıyı tesisleri, sosyal donatı alanları, yeşil ve spor alanları, üniversite alanı, teknoloji geliştirme bölgesi yapılacaktır. Bunların yanında turizm, eko-turizm, sağlık turizm alanları, kongre, fuar ve lojistik bölge alanları projede yer alacak.” ifadeleri yer almaktadır.
Rekabet Edecek
Raporda Yenişehir Rezerv Alanı’nın toplamda 7 aşamadan oluştuğu vurgulanmıştır. Ayrıca “Öncelikle Kanal İstanbul güzergâhının açılmasını sağlayacak ilk 3 aşamanın planlama süreci tamamlanmıştır. Bölgedeki konut, ticaret, turizm alanı 55.702.630 metrekare büyüklüğündedir. Kanal alanı, eğitim, sağlık, kültürel tesis, yol, yeşil alan ise 68.550.957 metrekare büyüklüğündedir. İmar planlarında, proje alanının yüzde 55’i donatı alanı olarak planlanmıştır. Yine proje alanında, 2 adet liman, 1 adet yat limanı, 1 adet rekreasyon alanı ve 1 adet lojistik merkezi yapılacaktır. Ayrıca Projede, akıllı şehir modelini aktaran bir kentsel tasarım ve planlama süreci yürütülmektedir. Su ve enerjinin verimli kullanılması, geri dönüşümlü altyapı sistemlerinin kurulması hedeflenmektedir. Ayrıca sıfır atık ilkelerine dayanan sürdürülebilir bir şehir modeli planlanmıştır. Yeraltı ve yerüstü raylı sistem ağları ile akıllı ulaşım sistemleri belirlenmiştir. Ayrıca toplu taşıma temelli bir kent modeli benimsenmiştir.
Kanal çevresinde kurulacak akıllı şehir, Çin’in Şangay eyaletinde inşasını sürdürdüğü 1000 daire ve büyük alışveriş alanları olan Todtown’la; Mısır’daki 21 yeni yerleşim bölgesi olarak tasarlanan Yeni Kahire’yle; Paris şehir merkezinin kuzeyinde, 8,6 milyon metrekarelik karma kullanımlı bir merkez olarak inşa edilmeye başlanan Europa City’yle; Tokyo’daki Shibuya Station’la, Londra’daki The Batter Sea dönüşüm projeleriyle rekabet edecek.” açıklamaları yapılmıştır.
Hafriyat Kirliliği Olmayacak
Raporda, Kanal İstanbul projesinin çevresinde bulunan arsaların yabancılara satışının yapıldığı iddialarının gerçeği yansıtmadığı belirtilmiştir. Ayrıca yabacıların alım yaptığı alanın proje alanının yüzde 0,35’iyle denk olduğu aktarılmıştır. Projeden çıkacak 1,17 milyar metreküp hafriyatla ilgili olarak; “Çıkan hafriyat İstanbul’un hafriyat döküm sahalarına dökülmeyecektir. Üstelik Kanal İstanbul’un kıyı şeridi boyunca yapılacak olan yollar kullanılacaktır. Ayrıca şehir içi yollar kullanılmayacaktır. Kanal İstanbul inşaatı sırasında TEM ve E-5 trafiğe kapatılmayacaktır. Bu sebeple hafriyatın İstanbul için kirlilik oluşturması doğru değildir. Hafriyat, Karadeniz’de kıyı dolgusu olarak kullanılacaktır.” ifadeleri kullanılmıştır.
Diğer proje haberleri için tıklayınız…