Kategoriler
Ekonomi Gündem

TÜBİTAK: Kanal İstanbul bilimsel temele dayanmıyor

TÜBİTAK’ta görevli altı bilim insanının hazırladığı raporda Kanal İstanbul‘un ÇED raporu hakkında “Bilimsel temele dayalı çevresel etkileri ve bunların azaltılmasına yönelik detaylı planlama yapılmamıştır.” ifadeleri kullanıldı.

TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nin (MAM) Çevre ve Şehircilik Bakanlığına gönderdiği ÇED raporu hakkındaki görüşlerinde; deniz dolgusu ve deniz boşaltma seçeneklerinin nasıl uygulanacağına dair yeteri kadar ayrıntılı ve bilimsel temele dayalı planlamanın olmadığını belirtti. MAM, ayrıca, Marmara Denizi’nin bütüncül ekosisteminin bozulabileceğini kaydetti.

TÜBİTAK MAM Raporunda “Tarama ve döküm faaliyetinin çevresel etkilerini önlemeyle ilgili bilgiler yetersiz ve bilimsel temele dayanmıyor. Deniz ve göl tabanından çıkarılacak 90 milyon metreküp malzeme deniz dolgusu ve denize boşaltma seçeneklerinin nasıl uygulanacağı konusunda, yeterli ayrıntı ve bilimsel temele dayalı çevresel etkileri ve bunların azaltılmasına yönelik detaylı planlama yapılmamıştır.”, “Marmara denizine boşaltılacak malzemenin çamur ve organik karbon değeri çok yüksek. Reaktif organik madde ve insan kaynaklı organik/metal kirleticilerin denize ve deniz ekosistemine zarar verme riski var.” ifadeleri kullanıldı.

Karadeniz ekosistemi çöker

Konu hakkında açıklama yapan CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, Kanal İstanbul ÇED Raporu’nda yer alan TÜBİTAK MAM görüşünde itirazlar yer alıyor, TÜBİTAK uzman olmayan ekipçe hazırlanan ÇED raporu bilimsel değildir’ diyor. Kanal İstanbul hayata geçerse Marmara Denizi biter, Karadeniz ekosistemi çöker.” dedi. Marmara Araştırma Merkezi‘nin ÇED raporu analizine göre; karada bertaraf edilmesi gereken atıkların denize doldurulmak istendiği yer alıyor. Raporda tarama çamurlarına ilişkin bertaraf işleminin fiziksel, kimyasal ve biyolojik risklerinin olduğu kaydedildi.

Raporda, beklenilenden alandan daha fazla kaybın olacağı kaydedildi. Ayrıca, raporda, yüksek miktarda gerçekleşecek çamur boşaltım işlemlerinin yol açacağı bulanık akıntının, daha geniş alana yayılacağı belirtilerek “Bu konuda hiçbir bilgi ve öneri yok.” denildi.

“Oksijeni tamamen bitirecek”

MAM‘da görevli altı bilim insanının hazırladığı raporda, binlerce ton organik madde yükü ile Marmara denizinin oksijen dengesini olumsuz yönde etkileyecek, su dolaşımının zayıf olduğu bölgelerde oksijeni tamamen bitirecek.” maddesi yer aldı. Ayrıca, raporda yer alan bilgiler arasında dip canlıların da zarar görme riski olduğu bilgisi bulunuyor.

TÜBİTAK‘ın hazırladığı raporda, öte yandan, Küçükçekmece Gölü’nden ve kanal kazma işlemlerinde kirlenen malzemelerin rüzgâr ve akıntılarla taşınarak Marmara Denizi’nin kıyısal alanında kirlilik yaratacağı bildirildi.