İstanbul, dünyanın en güzel şehirlerinden biri olarak kabul edilirken, aynı zamanda deprem riski en yüksek metropollerden biri olarak da biliniyor. Çarpık kentleşme ve ticari işletmelerin depreme dayanıksız durumda olması, konutların yanı sıra ticari gayrimenkullerin de bir an önce dönüştürülmesi gerektiğini gösteriyor. Uzmanlara göre, olası bir İstanbul depreminde, sadece can ve mal kayıplarıyla sınırlı kalmayacak, aynı zamanda şehrin ekonomik değeri de büyük ölçüde yok olabilir.
İstanbul’un Ticari Gayrimenkullerine Tehlike
İstanbul’daki ticari gayrimenkullerin büyük bir bölümü, depreme karşı yeterli dayanıklılığa sahip değil. Bu durum, potansiyel bir depremde ciddi riskler oluşturuyor ve işyerlerinin, çalışanların ve müşterilerin can güvenliğini tehlikeye atıyor. İşyerlerinin bulunduğu bölgeler, çalışan sayıları ve faaliyet alanları dikkatlice incelenmeli ve riskli yapılar bir an önce dönüştürülmeye başlanmalıdır.
Depremde Ciddi Can Kayıplarıyla Karşı Karşıya Olabiliriz
Özellikle Eyüp, Topkapı, Bayrampaşa, Merter gibi İstanbul’un ticaretinin nabzının attığı bölgelerdeki ticari yapılar, miladını doldurmuş durumda. Bu bölgelerdeki ticari gayrimenkullerin çoğunun depreme dayanıklı olmadığı düşünülürse, bir deprem durumunda ciddi can kayıplarıyla karşı karşıya kalabiliriz. Ticari gayrimenkulleri dönüştürmeye başlamak için zamana ihtiyacımız var ve bu sürecin en az 20 yıl sürebileceği tahmin ediliyor.
Acil Eylem Planları Şart
Sadece deprem dayanıklılığı değil, aynı zamanda olası afetlerde de işyerlerinin güvenliği düşünülmeli. Yangın söndürme ve havalandırma gibi konular da göz önünde bulundurulmalıdır. İstanbul’da mevcut çarpık kentleşme nedeniyle işyerlerine acil eylem planları yapılması, milyonlarca insanın can güvenliğini sağlamak açısından kritik önem taşıyor.
Yatay Mimari ve Yeni Nesil Çözümler
Ticari gayrimenkul dönüşümünün yanı sıra, İstanbul’daki ticari yapıların yatay mimariye dönüştürülmesi de düşünülmeli. Yüksek yapılar, deprem ve diğer afetlerde büyük risk oluşturuyor. İşyeri güvenliklerinin sağlanması için yatay mimariye geçiş önemli bir adım olacaktır. Ayrıca, yeni nesil mimari çözümler, işyerlerinin ihtiyaçlarını karşılamak için önemli avantajlar sunuyor.
Büyük Yatırımlar ve İlgiden Memnuniyet
Ticari gayrimenkul dönüşümüne yönelik büyük yatırımlar, İstanbul’un geleceği için hayati öneme sahip. Özellikle lojistik açıdan otoyollara ve havalimanlarına yakın bölgelerdeki projeler, iş yapma süreçlerini kolaylaştırarak yatırımcıları memnun ediyor. İşyeri ve konut güvenliğinin sağlanması için yapılan projeler, büyük bir ilgiyle karşılanıyor ve talep ediliyor.
Ticari Gayrimenkul Dönüşümü İçin Harekete Geçmeliyiz
İstanbul’un deprem riski göz önünde bulundurulduğunda, ticari gayrimenkullerin dönüştürülmesi kaçınılmaz bir gereklilik olarak karşımıza çıkıyor. Bu dönüşümün sadece can güvenliği için değil, aynı zamanda şehrin ekonomik geleceği için de önemli olduğu unutulmamalıdır. Acil eylem planları oluşturarak ve yatay mimariye yönelerek, ticari işletmelerimizi depreme karşı hazırlıklı hale getirebilir ve İstanbul’un geleceğini güvence altına alabiliriz.
Diğer emlak haberleri için tıklayınız…