Son zamanlarda Türkiye’de konut piyasasında dikkat çeken bir durum yaşanmaktadır. Kira artışlarına getirilen sınırlamalar, kredi kısıtlamaları ve mevduat cazibesi, konutların yatırım aracı olarak cazibesini yitirmesine neden olmaktadır. İkinci el konut piyasasında ilan sayıları artarken, konutlara alıcı bulmak giderek zorlaşmaktadır. Konut fiyatlarında ise yüzde 15 ile yüzde 20 arasında bir düşüş gözlemlenmektedir. Böylece konutlar satılmıyor, konut fiyatları ise düşme eğilimindedir. Bu haberimizde, Türkiye’deki konut piyasasının yaşadığı bu değişimleri ve etkilerini inceleyeceğiz.
Konut fiyatları düşüyor
Kira artışlarına getirilen yüzde 25 zam sınırlaması, birçok ev sahibini evlerini satışa çıkarmaya yönlendirdi. Ancak bu sınırlama, kiralamayı düşünen alıcıların da tercihlerini etkiliyor. Alıcılar, kiracısı olan bir evi satın alıp ilerleyen dönemlerde yaşayabilecekleri sorunları önlemek istiyorlar. Bu nedenle kiracısız ev arama eğilimi artmıştır.
Kiracı Sorunu
Kira artışlarının sınırlanması, özellikle eski kiracıların mevcut kira bedellerini ödeyebilecekleri daha uygun seçenekler aramalarına neden oluyor. Eski kiracılarla güncel kira fiyatları arasındaki fark neredeyse 4 kata kadar çıkabiliyor. Bu durum, konut sahiplerinin kiracılarını tutmalarını zorlaştırıyor ve satışları olumsuz etkiliyor.
Kredi Kısıtlamalarının Rolü
Konut alıcıları için bir diğer zorluk da kredi imkanlarının kısıtlanmasıdır. Konut kredi faizlerindeki artışa ek olarak, ikinci bir ev almak isteyenlerin krediye erişimleri sınırlanmış durumda. Bu da alıcıların sayısını azaltıyor ve konut piyasasının durgunluğuna katkı sağlıyor.
Mevduatın Etkisi
Son dönemde mevduatın getirisi, kira gelirini aşmaya başladı. Bu durum, konutları yatırım aracı olarak görenlerin sayısının azalmasına yol açtı. Mevduatın daha güvenli bir yatırım olarak görülmesi, konut piyasasının canlılığını azalttı.
Kiralama Dönemi ve Okulların Açılması
Kira fiyatlarının yüksek olması, kiracıların mevcut evlerinden çıkmamalarına neden oluyor. Özellikle öğrenciler, okul dönemi başladığında ev kiralamalarıyla ilgileniyorlar. Ancak okul dönemi sona erdiğinde, kiralama talebinde düşüş yaşanması muhtemel.
Türkiye’deki konut piyasası, kira artışlarının sınırlanması, kredi kısıtlamaları ve mevduatın cazibesinin artması gibi faktörlerle zorlu bir dönemden geçiyor. Bu durum, satılık konut sayısının artmasına neden olmaktadır. Ayrıca konut fiyatları bu nedenle düşmeye başlamış olmaktadır. Ancak alıcıların kiracısız konut arama eğilimi ve kredi imkanlarının kısıtlanması, konut piyasasını olumsuz etkilemektedir.
Diğer emlak haberleri için tıklayınız…