Kategoriler
Emlak Haberleri

“Deprem tehdidine karşı riskli yapılar acilen yenilenmeli”

Siltaş Yapı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Özdemir, Deprem Haftası kapsamında kentsel dönüşümün ülkemiz için kritik önemine dikkat çekmiştir. Özdemir, özellikle 2000 yılından önce yapılan binaların çoğunun riskli bina sınıfına girdiğini belirtmiştir. Ayrıca güvensiz yapıların acilen yenilenmesi gerektiğini hatırlatmıştır. Özdemir, deprem tehdidine karşı kentsel dönüşümün en önemli çözüm olduğunun altını çizmiştir. Üstelik bir binanın riskli sınıfta bulunduğuna işaret eden detayları da paylaşmıştır.

Ülkemizin yüzölçümünün yüzde 92’si deprem kuşağında yer almaktadır. Ayrıca nüfusunun yüzde 95’i, büyük sanayi merkezlerinin de yüzde 98’i maalesef deprem kuşağında bulunmaktadır. Depremler, meydana getirdiği hasar ve can kaybı açısından Türkiye’de yaşanan afetler içerisinde birinci sırada bulunmaktadır. Olası bir deprem sırasında can ve mal güvenliğini korumak için binaların depreme karşı güvenli durumda bulunması hayati önem taşımaktadır.

Murat Özdemir; “Depreme karşı en önemli gücümüz kentsel dönüşüm”

Siltaş Yapı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Özdemir, 1-7 Mart Deprem Haftası kapsamında açıklamalarda bulunmuştur. Murat Özdemir; “Türkiye birinci derece deprem kuşağında yer almaktadır. Bu nedenle her sene büyüklü küçüklü pek çok deprem meydana gelmektedir. Bir doğa olayı olan depremi önlemek mümkün olmasa bile zamanında alınan önemlerle zararı, acıları ve kayıpları en aza indirmek mümkündür. Kentsel dönüşüm bu anlamda en önemli gücümüz, umudumuz ve çaremiz durumundadır. Deprem gerçeğine alışmanın, depreme rağmen güvenle yaşamanın ve yeni acıların önüne geçmenin tek yolu yapıların güvenliğini sağlamaktır. Bu durumda kentsel dönüşüm seferberliğinin daha da hızlandırılması gerekmektedir. Geçtiğimiz günlerde Resmî Gazete’de yayımlanan karara göre riskli yapıların yenilenmesi için kullandırılması planlanan kredi tutarları 2 katına çıkarılmıştır. Bu kararı oldukça olumlu karşılamakla beraber daha gidilecek çok yolumuzun olduğunu biliyoruz. Öncelikle yapı denetimlerine daha fazla ağırlık verilmesi gerektiğini düşünüyoruz.” şeklinde konuşmuştur.

“Ülkemizdeki yapıların yaklaşık 6,7 milyonu riskli sınıfta bulunuyor”

Murat Özdemir, Türkiye’deki riskli yapıların durumuna dikkat çekmiştir. Ayrıca; “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından geçtiğimiz sene açıklanan verilere göre ülkemizde 17 milyon bina ve 28,6 milyon konut bulunmaktadır. Bu yapıların yaklaşık 6,7 milyonu riskli durumdadır. Riskli yapıların yaklaşık 1,5 milyonunun ise acil dönüşüme girmesi gerekmektedir. İstanbul’da ise 1,2 milyon bina, 6,1 milyon konut ve 1,1 milyon iş yeri bulunmaktadır. Üstelik burada da yine riskli 1,5 milyon konut bulunmaktadır. Bunlardan da 300.000’inin acilen dönüştürülmesi gerekmektedir. Ülkemizin yapı stoğunu güçlendirerek olası depremlerdeki can ve mal kayıplarının çok büyük oranda azaltılması mümkündür.” ifadelerini kullanmıştır.

“2000 yılından önce yapılan binaların çoğu riskli bina sınıfına giriyor”

Özdemir, kentsel dönüşümün sağlıklı biçimde devam etmesi için vatandaşlara da büyük rol düştüğüne değinmiştir. Ayrıca, oturulan binanın riskli sınıfta olup olmadığının nasıl anlaşılacağı konusunda bilgilendirmede bulunmuştur. Özdemir; “İnsanların büyük bir çoğunluğu oturdukları binanın riskli yapı olup olmadığının farkında değil. Kentsel dönüşümün olmadığı yerlerde oturanlar adım adım yaklaşan Marmara depremine hazırlıksız durumdalar. Bu durum ülkemiz için çok büyük bir tehlike arz ediyor. 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun’a göre riskli yapı; ekonomik ömrünü tamamlayarak teknik verilerle yıkılma ve ağır hasar görme riski tespit edilmiş olan yapılar olarak belirtilmektedir. Bu doğrultuda özellikle 2000 yılından önce yapılmış binaların çoğu riskli bina sınıfına girmektedir.

Yapımında hazır beton kullanılmaması, bodrum katında rutubet olması, kolon ve kirişlerde paslanmalar ve çatlaklar bulunması, bodrum katlarında su izolasyonu olmaması, tadilatlar sebebiyle taşıyıcı kolon ve kirişlerin kesilmesi bir binanın riskli yapı olduğuna işaret etmektedir. Özellikle bu olumsuz özelliklere sahip binalarda oturan vatandaşlarımızın, riskli yapıların hayati önem taşıdığını unutmamalıyız. Ayrıca binalarını yenileme konusunda gerekli çalışmaları acilen başlatmalarını tavsiye ediyoruz.” açıklamalarında bulunmuştur.

Diğer emlak haberleri için tıklayınız…